Grup İçi Kredi Kullanımı ve Örtülü Sermaye Uygulaması
1-
Örtülü Sermaye
Hükümleri Açısından Değerlendirme (KVK Madde 12)
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun
12’nci maddesinde belirtildiği üzere “Kurumların, ortaklarından veya ortaklarla
ilişkili olan kişilerden doğrudan veya dolaylı olarak temin ederek işletmede
kullandıkları borçların, hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz
sermayesinin üç katını aşan kısmı, ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye
sayılır.” hükmü yer almaktadır. Örtülü sermaye hesaplamasında baz alınacak öz
sermaye tutarı Vergi Usul Kanunu uyarınca hesap dönemi başındaki öz sermaye
tutarıdır.
Aynı kanuna göre örtülü sermaye olarak
değerlendirilen borç üzerinden hesaplanan faiz ve kur farkı gideri borçlu firma
tarafından KKEG olarak beyan edilmelidir.
Ayrıca 1 Seri No’lu Kurumlar Vergisi
Tebliğinin örtülü sermayeye ilişkin hükümlerinde “Örtülü sermaye üzerinden ödenen faiz ve benzeri ödemeler veya
hesaplanan tutarlar, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarının uygulanmasında, gerek
borç alan gerekse borç veren nezdinde, örtülü sermaye şartlarının gerçekleştiği
hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kâr payı sayılacak ve ödeme
tutarı üzerinden %15 oranında stopaj hesaplamanız gerekecektir.” hükmü yer
almaktadır.
Buna göre; alacaklı kurumun dar mükellef
olması durumunda, faiz üzerinden daha önce hesaplanan %10’luk stopaja ek olarak
örtülü sermayeye isabet eden faiz üzerinden %5’lik ilave bir stopaj
hesaplanması gerekecektir. Öte yandan alacaklı kurumun mukimi olduğu ülke ile
Türkiye arasında imzalanan bir Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması olması
durumunda anlaşmada temettü ödemelerine uygulanacak stopaj oranı
uygulanacaktır.
2-
Transfer
Fiyatlandırması Hükümleri Açısından Değerlendirme
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun
13’ncü maddesinin 1. fıkrasında “Kurumlar, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine
aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım
ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması
yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılır. Alım, satım, imalat ve inşaat
işlemleri, kiralama ve kiraya verme işlemleri, ödünç para alınması ve
verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler her hal ve
şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilir” hükmü yer almaktadır.
İlgili
kanun hükmüne istinaden ilişkili firmadan temin edilecek krediye ilişkin
ödenecek faiz tutarının emsallere uygun olarak tespit edilmesi gerekmektedir. Aksi halde ilişkili
firmaya ödenen faiz tutarların transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç
dağıtımı kapsamında eleştiri konusu yapılabilecek ve emsali aşan kısmın kurum
kazancının tespitinde gider olarak kabul edilmesi mümkün olmayacak ayrıca söz
konusu tutar grup firmasına dağıtılmış kar payı sayılarak kar payı stopajına
tabi tutulacaktır.
Ayrıca, firmanızın bir hesap dönemi içinde
ilişkili kişilerle yaptığı yurt dışı işlemlere ilişkin olarak Kurumlar Vergisi
Beyannamesinin verilme süresine kadar “Yıllık
Transfer Fiyatlandırması Raporu” hazırlaması ve kullanılacak krediye
ilişkin emsallere uygunluk analizine raporda yer vermesi gerekmektedir.
3-
Dönemsellik İlkesi
Açısından
Dönemsellik ilkesi gereği; kullanılan
krediye ilişkin faizlerin ait olduğu dönemde kayıtlara alınması gerekmektedir.
Dönem sonunda tahakkuk yoluyla kayıtlara alınan faiz giderine ilişkin stopajın
da aynı dönemde kayıtlara alınarak beyan edilmesi gerekmektedir.
4- Katma Değer Vergisi
Kanunu Açısından Değerlendirme
Katma Değer Vergisi Kanununun 1 numaralı
maddesinde “Türkiye’de yapılan Ticarî, sınaî, ziraî faaliyet ve serbest meslek
faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin” katma değer vergisine
tabi olduğu, 6 numaralı maddesinde ise işlemlerin Türkiye’de yapılmasından
kastedilenin “Hizmetin Türkiye'de yapılmasını veya
hizmetten Türkiye'de faydalanılması” olduğu belirtilmiştir.
Finansman hizmeti, KDV kanununa
kapsamına girdiğinden finans hizmeti kapsamında hesaplanan faiz %18 oranında
KDV’ye tabidir.
Kanun hükmü uyarınca yurt dışında mukim
olan ve yurt dışında banka ve finans kuruluşu olmayan ilişkili firmalarınızdan
alınan kredilere ilişkin olarak yapılan faiz ödemeleri üzerinden sorumlu
sıfatıyla %18 oranında KDV hesaplayarak KDV-2 beyannamesinde beyan etmeniz
KDV-1 beyannamesinde indirim konusu yapmanız gerekecektir.
Grup
şirketlerinden kullanılacak kredi üzerinden hesaplanacak KDV konusunda bir
diğer dikkat edilmesi gereken husus da yukarıda belirtilen örtülü sermaye
hükümlerinin oluşması durumunda örtülü sermayeye isabet eden KDV’nin indirim
konusu yapılamayıp kayıtlara Kanunen Kabul Edilmeyen Gider olarak alınması
gereğidir. Ayrıca yukarıda da değinildiği üzere transfer fiyatlandırması
açısından emsali aşan faiz için hesaplanan KDV’nin indirimi mümkün olmayıp KKEG
olarak dikkate alınması gerekecektir.
Konuya ilişkin düzenleme Katma Değer
Vergisi Kanununun 30 numaralı maddesinin “d” bendinde düzenlenmiş olup ilgili kanun hükmü aşağıda
bilginize sunulmuştur;
Katma Değer
Vergisi Kanunu Madde 30:
Aşağıdaki
vergiler mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer
vergisinden indirilemez:
d) Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarına göre
kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma
değer vergisi.
Önerimiz, grup şirketlerinden kredi kullanımında ya
da kredi kullandırmada borçlu durumdaki şirketin dönem başı öz sermaye
tutarının ve ilişkili kişilere olan borcun (vadesi geçmemiş ticari nitelikteki borçlar
dışındakiler) dikkate alınmasıdır. Dönem
başı öz sermayenin üç katını aşan borçlarda hem stopaj hem de KDV açısından
ilave yüklerin söz konusu olacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
D-) Damga Vergisi
Kanunu Açısından Değerlendirme
Damga Vergisinden
istisna kağıtları düzenleyen 2 Sayılı Listede Türkiye’deki şirketin yurtdışı
ortaklarından alacağı krediler için yapılan sözleşmelere yer verilmemesi
nedeniyle ilgili sözleşmeler için kredi tutarı üzerinden binde 9,48 oranında
Damga Vergisi hesaplanması gerekecektir.
E-) Kaynak
Kullanımını Destekleme Fonu
Kaynak Kullanımı
Destekleme Fonu Hakkında yayınlanan 6 Sıra No’lu Tebliğde yer alan düzenleme
uyarınca “Türkiye’de yerleşik kişilerin yurt dışı kurumlardan kullandıkları TL
cinsinden krediler üzerinden ise vadesine bakılmaksızın %3 oranında KKDF
kesintisi yapılmaktadır.
Dövizli
kredilerde ise vadeye göre aşağıdaki oranlarda KKDF uygulaması söz konusu
olacaktır. KKDF, kredi geri ödemesinde paranın transfer edildiği banka
tarafından hesaplanmaktadır.
Ortalama vadesi bir yıla
kadar olanlarda
|
3%
|
Ortalama vadesi 1 yıl (1 yıl
dahil) ile 2 yıl arasında olanlarda
|
1%
|
Ortalama vadesi 2 yıl (2 yıl
dahil) ile 3 yıl arasında olanlarda
|
0,5%
|
Ortalama vadesi 3 yıl (3 yıl
dahil) ve üzerinde olanlarda
|
0%
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder