Kira sözleşmelerinde damga vergisi ve
ödenecek damga vergisinde tarafların sorumluluğu ile ilgili değerlendirmelerimiz
aşağıdaki gibidir;
- Verginin Konusu
488 sayılı Damga Vergisi kanununa ekli (1)
sayılı Tablo da yazılı kâğıtlar damga vergisine tabidir. (2) sayılı Tablo da
yazılı kâğıtlar ise damga vergisinden istisna edilmiştir.
Ancak (1) sayılı
Tabloda vergiye tabi kâğıtlar sayılmış olmakla birlikte o kâğıtların nasıl
olması gerektiği belirtilmediğinden, kâğıdın tabi olacağı verginin tespiti için
o kağıdın mahiyetine bakılır ve buna göre tabloda yazılı vergisi bulunur. Kâğıtların mahiyetinin
tayininde ise, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına,
belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının ihtiva ettiği hüküm ve manaya
bakılır.
- Kira Sözleşmelerinde Damga Vergisi Oranı
Kanuna göre
istisna tutulan kira sözleşmeleri haricinde kira mukavelenameleri Damga
Vergisine tabi tutulur. 2014 yılında kira mukavelenameleri üzerinde uygulanacak
olan damga vergisi oranı Binde 1,89
dur.
Kanunun 14.
Maddesine göre; Kâğıtların
damga vergisi bu kanuna ekli (1) sayılı Tabloda yer alan nispet veya
miktarlarda alınır. Şu kadar ki her bir kâğıt için alınacak vergi tutarı (1)
sayılı Tabloda yer alan sınırlamalar saklı kalmak üzere (2014 yılı için) 1.545.852,40 TL ’nı
aşamaz, denilmektedir.
- Verginin Matrahı
Kira
sözleşmelerinde damga vergisi, genel olarak mukavele süresine göre ve kira
bedeli üzerinden hesaplanır.
Ayrıca 30
Seri No’lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde, damga vergisinin katma değer
vergisi hariç olmak üzere sadece işin bedeli üzerinden hesaplanması, katma
değer vergisi dahil edilerek düzenlenen kağıtlardan alınması icap eden damga
vergisinin ise katma değer vergisi düşüldükten sonra kalan meblağ üzerinden
hesaplanması gerektiği belirtilmiştir.
Diğer
taraftan, 35 Seri No’lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği’nin
4.maddesinde;”Vergiye tabi kağıdın yabancı para cinsinden düzenlenmesi halinde
ise kağıt üzerinde yer alan dövizin, kağıdın düzenlendiği tarihteki T.C. Merkez
Bankası’nca tespit ve ilan olunan cari döviz satış kuruna göre bulunacak Türk
Lirası karşılığı üzerinden damga vergisi hesaplanacaktır. Damga vergisinin
miktarının “azami tutarı” aşıp aşmadığı hususunun buna göre dikkate alınacağı
da tabidir.” denilerek dövizli sözleşmelerin Türk Lirasına çevrilme işlemi
esansında döviz satış kurunun dikkate alınması gerektiği vurgulanmıştır.
- Adi
Kefalet – Müteselsil Kefalet Durumu
Sözleşme
üzerinde adi kefalet veya müteselsil kefalet bulunması, ödenecek damga vergisi
tutarını değiştirmektedir.
Adi kefalet
olması durumunda; Kira sözleşmesine konan kefalet şerhinin “adi kefalet” olması
durumunda, kefalet şerhi asil akitten ayrı müstakil bir işlem, bir hukuki
muamele niteliğindedir. Bu sebeple 488 sayılı Damga Vergisi Kanunun 6.
maddesinin 1. fıkrası gereğince sözleşmelerde adi kefalet olması durumunda sözleşme
için binde 1,89 ve kefalet için binde 9,48 olmak üzere toplam binde 11,37 damga
vergisi kesintisi yapılacaktır.
Müteselsil
kefalet ise; alacaklının asıl borçluya müracaat etmeden doğrudan kefile
başvurma hakkına sahip olduğu bir kefalet türüdür. Kira mukavelesine konan kefalet şerhinin “müteselsil
kefil” veya “müteselsil kefil ve müşterek borçlu” sıfatıyla konulması halinde,
kefalet şerhi asıl akitle birbirine bağlı ve bir asıldan doğma akit işlemler
mütalaa edildiğinden, kâğıtta yer alan akit ve işlemler içerisinde en yüksek
vergi alınmasını gerektiren tutarın dikkate alınması suretiyle yapılacaktır.
Maliye
bakanlığı ‘’Sözleşmenin kiracı ile kiralayan yanı sıra müteselsil kefil veya
müşterek borçlu tarafından da imzalanmış olması halinde, söz konusu kira
sözleşmesine ait damga vergisi, mukavele süresine göre bulunacak toplam kira
tutarının binde 9,48 damga vergisi oranı ile çarpılmak suretiyle hesaplanacak
tutar olacaktır.’’ açıklamasını yapmıştır.
Sözleşmelerdeki
kefalet türü, özellikle yüksek bedelli sözleşmelerde ödenecek damga vergisi
tutarına oldukça fazla etki etmektedir.
- Damga
Vergisinde Ceza ve Sorumluluk
Damga
vergisinde ceza ve sorumluluk konusu kanunun 24. Maddesinde düzenlenmiştir.
İlgili kanun
maddesine göre; Vergiye tabi kâğıtların Damga Vergisinin ödenmemesinden veya
noksan ödenmesinden dolayı alınması lazım gelen vergi ve cezadan, mükelleflere
rücu hakkı olmak üzere, kâğıtları ibraz edenler sorumludur.
Birden fazla
kişi tarafından imza edilen kâğıtlara ait vergi ve cezanın tamamından imza
edenler müteselsilen sorumludurlar. Bunlar arasında vergiden müstesna olanların
bulunması Damga Vergisinin noksan ödenmesini gerektirmez. Damga Vergisinden
muaf kuruluşlarca kişilerin (1) sayılı tabloda yer alan işlemleriyle ilgili
olarak düzenlenen ve sadece bu kurumların imzasını taşıyan kâğıtlara ait
verginin tamamı kişiler tarafından ödenir. Ancak bu kâğıtlara ait verginin hiç
ödenmemesi veya noksan ödenmesi halinde vergi ve cezanın tamamından kişilerle
birlikte kurumlar müteselsilen sorumludurlar.
22 nci
maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında bulunanlar (Sürekli damga
vergisi mükellefiyeti olanlar), taraf oldukları işlemlere ilişkin kâğıtlara ait
verginin beyan ve ödenmesinden sorumludurlar. Verginin ödenmemesi veya noksan
ödenmesi durumunda vergi, ceza ve fer ‘ileri, vergi için diğer işlem
taraflarına rücu hakkı olmak üzere, bu fıkrada belirtilen kişilerden alınır.
Resmi
daireler veya noterlerce düzenlenerek kişilere verilen veya dairede bırakılan
ve Damga Vergisi hiç alınmayan veya noksan alınan kâğıtların vergisi
mükelleflere, cezası düzenleyenlere aittir.
Vergi ve
ceza, vergi için mükelleflere rücu hakkı olmak üzere, kâğıtları
düzenleyenlerden alınır.